Balıkesir kentinin merkezi diyebileceğimiz Balıkesir Garı'na yaklaşık 12 km uzaklıkta bir parktayız. Kentin kuzeyine giden karayolunun hemen kenarında olduğu için girişini hep gördüğümüz parka sonunda girebildik.
Günlerden pazar, sabahın erken saatleri, henüz on olmamış. Ama çoktan masalara yerleşenler, yanlarında getirdiklerini masaya serip kahvaltılarına başlamışlar. Burada bolca masa var. Öğleden sonra bu masaların ne kadarı boş kalacak, tahmin etmemiz çok zor.
Parkın içinden Ortaca Deresi geçiyor. Derenin kenarında bir restoran ve yanında bir kafe var. Haziran ayının ilk günleri, ağaçlar yemyeşil. Kafede birer Türk Kahvesi içtikten sonra Ortaca Deresi üzerindeki köprülerden de geçerek ormanın içlerine doğru ilerliyoruz. O kadar çok masa var ki, bütün Balıkesir için yer var sanki.
Bazı masalar dere içine taşınmış. Ayaklar dere suyunda piknik yapmak pek keyifli olsa gerek. Ancak o masalar yerlerine geri taşınmamış. Hala suyun içindeler. Çok mu zordu acaba?
Kuş sesleri eşliğinde ormanın içine doğru yürüdük. Güzel bir kaç saat geçirdik. Balıkesirliler için güzel bir dinlence alanı.
