Dario Moreno, 3 Nisan 1921 günü gözlerini dünyaya Aydın'da David adıyla açmış. Küçük yaşta yetim kalmış. Evleri bir yangında kül olunca İzmir'e taşınmışlar. Dört yaşına kadar yetimhanede kalmış, sonra Yahudi ilkokulunu bitirmiş.
O dönem Rum, Musevi ve Türklerin birlikte yaşadığı Karataş semtindeki bu sokakta ilk gençliğini yaşarken, bir avukatın yanında çalışmış, fırsat buldukça Milli Kütüphane'ye gidip Fransızca öğrenmiş ve gitar çalmaya başlamıştı. İlk konserini Konak'taki bir gazinoda vermişti.
Annesi evlenince İsrail'e yerleşmişti.
Askerliğini 2.Dünya Savaşı yıllarında Akhisar Orduevi'nde yaparken şarkılar söylemiş ve farklı orduevlerinde sahneye çıkmıştı. Ardından bir müzisyen olarak İstanbul, Ankara, Atina ve Paris'te sahnelere çıkmış, şarkılarıyla haklı bir üne kavuşmuştu.
Türkiye Cumhuriyeti pasaportunu yaşamı boyunca hiç değiştirmemiş ve her yerde kendini İzmirli Dario olarak tanıtmış olan sanatçı, tutkuyla bağlı olduğu İzmir için şu dizeleri yazmıştı:
"İzmir, tatlı ve sevgili şehrim
Bir gün, şayet senden uzakta ölürsem...
Beni sana getirsinler,
Fakat mezarıma götürürken, 'öldü' demesinler
'Uyuyor' desinler koynunda...
Tatlı İzmir'im"
1 Aralık 1968 günü gözlerini Paris'te dünyaya kapayan sanatçının bu vasiyetini annesi yerine getirmez. Onu İsrail'e götürür, orada toprağa verir.
İzmir'de yaşadığı sokak, günümüzde onun adıyla anılmakta ve sokağın başında Tülay Çelikel'in yaptığı büstü yer almaktadır.
Günümüzde özel olarak düzenlenen sokakta kafelerde zaman geçirebilirsiniz. Ama bizim gözümüz sokağın sonundaki yapıda...
Dario Moreno Sokağı'nın sonunda tarihi bir asansör var. Apartman sakinlerinin değil, semt sakinlerinin kullandığı bir asansör.
1900'lü yılların başında Yahudi vatandaşların yoğun olarak yaşadığı bu bölgenin önemli bir sorunu vardır. Sahilden yaklaşık 60 m yüksekte olan mahalleye çıkmak için 155 basamaklı merdivenden çıkmak zorundaydılar. Dile kolay, 155 basamak!
İzmirli işadamı Nesim Levi adlı vatandaş bu asansörle semt sakinlerinin yaşamını kolaylaştırmayı amaçlamış ve başarmış. Günümüzde İzmir'in en değerli tarihi yapılarından biri olan Asansör, 1907 yılında yapılmış.
O dönem hidrolik bir pompa ile çalışan asansör, günümüzde elektrikle çalışmaktadır. Asansör ile ilgili teknik bilgi merak edenler şu makaleyi okuyabilirler: 19.Yüzyıl Hidrolik Asansör Teknolojisi ve Tarihi Asansör.
Asansör ile yukarı çıktığımızda bir kafe karşılıyor bizi. Oturup dinlenmek ve manzaranın tadını çıkarmak için harika. Asansörü beraber çıktığımız bir vatandaş, biz kafeye otururken yoluna devam etti ve mahallenin sokaklarında gözden kayboldu.
İşte Asansör'den İzmir Körfezi manzarası.
Dario Moreno Sokağı'nın girişinde Dario Moreno'nun bir büstü var demiştik ya, hemen karşısında Enrico Macias'ın da bir büstü var. Yahudi kökenli sanatçı, gençken Dario Moreno'nun desteğini almış. Türkiye'de de konserler vermiş, hatta Türkçe şarkılar da söylemiştir.
