Marché Couvert adı verilen pazar yerindeyiz. Kapalı bir pazar yeri burası. Çok büyük bir pazar yeri değil, ama aradığınız pek çok şey bulabileceğiniz bir pazar yeri. Manav da var, şarküteri de; balıkçı da var, unlu mamuller satanlar da; çiçekçi de var, oturup bir şeyler içebileceğiniz kafe de...
Pazar yerinin hemen yanında Küçük Venedik dedikleri kanalda La Lauch Nehri akıyor. Üzerine kurulan köprüler ve özenle bakılan çiçeklerle süslü güzel bir şehir Colmar.
Fransa'nın Almanya sınırına yakın. Zaten 1871 yılında Alman İmparatorluğu kurulmasından sonra Almanya ile Fransa arasında sorun olmuş, paylaşılamamış ve sıklıkla da el değiştirmiş bir şehirdeyiz.
Hava güneşli. Sokaklar hareketli. Kafelerde insanlar güzel günün tadını çıkarıyor. Neredeyse herkes her köşede fotoğraf çekiyor, çekiniyor. Bölge şarap üretimiyle ünlü.
Küçük bir meydanda Schwendi Çeşmesi'ne denk geliyoruz. Meydanda ve kanalın her iki tarafında kafeler ve restoranlar var. Neredeyse çiçeklerden kanal, ağaçlardan da evler görünmeyecek. Rengarenk binaların arasında nerede fotoğraf çekeceğimizi şaşırıyoruz.
Sonunda Schwendi Çeşmesi'ne ilgi gösterebiliyoruz. Küçük bir havuza akan suların ortasında bir anıt yükseliyor. Üzerinde General Schwendi'nin bronz heykeli var. Peki kimdir General Schwendi?
Bartholdi'nin Colmar'daki diğer bir eseri ise Roesselmann Çeşmesi. 1888 yapmış. Yine küçük bir havuza akan çeşmeler var ve üzerinde de yargıç Jean Roesselmann'ın heykeli var. Roesselmann, 1262 yılında Strazburg piskopozuna karşı Colmar'ı savunurken ölmüş. Colmar'ın önemli kahramanlarından biri kabul ediliyor.
Grand Rue Caddesi'ne doğru yürürken Koïfhus adında tarihi bir yapı dikkatimizi çekiyor. Yapımı 1480 yılında tamamlanmış bir kamu binası. Yüksek merdivenlerinde sıralanıp fotoğraf çektiriyoruz.
Rue des Marchands sokağına yöneldiğimizde karşımıza Maison Pfister adlı tarihi yapı çıkıyor. 1537 yılında yapılmış bu ev, adını ilk sahibinden değil, 1800'lü yıllarda burada yaşamış aileden almış.