Type Here to Get Search Results !

24 Saatte Kütahya'yı Gezdik



Gezdiğimiz yerlere uçakla, otobüsle, özel araçla ve gemiyle gittik ama hiç trenle gitmemiştik. Bu nedenle Kütahya'ya gitmeye karar vermişken, bu gezimizi trenle yapmak istedik. Trenle bir yere gitmek de başlı başına bir gezi durağı oldu bizim için. Bu yüzden ilk yazımız bu yolculuğumuzu anlatır.


İlk gezi durağımız : Balıkesir Garı ve Kütahya'ya Tren Yolculuğu


Kütahya Garı'ndan Vazo'ya ağaçlı güzel bir caddeden yürümeyi düşündük. Ancak sadece 24 saatimiz varken zaman kaybetmemek için gardan bir taksi ile otelimize ulaştık. 

Daha doğrusu ulaştığımızı sandık. Doğru adreste olmamıza karşın, "Size diğer otelimizde yer ayırdık" dediler. Tuhaf bir davranış biçimi! Neden buna gerek duydular anlamadık. Neyse... Canımızı sıkmadık. Diğer otele 500 metre kadar yürüdük.

Yoğun bir trafik dikkatimizi çekti hemen. Yayalar da, araçlar da ışıklara pek önem vermiyor gibiydi. Balıkesir'den Kütahya'ya gelirken hava parçalı bulutlu ve ara ara yağmurluydu. Laleli Camisi üzerinde bir gökkuşağını fotoğraflama şansını kaçırmadık.


Kahvaltıdan sonra akşam saatlerinde Kütahya'ya ulaşınca elbette  acıkmıştık. Kütahya'nın yöresel lezzetlerini tadına bakmak için bu lezzetleri sunan bir restoran bulduk.

Oteldeki davranış biçiminin aksine ilgili ve güler yüzlü personel sayesinde nefis yemeklerin tadına baktık. Tirit ve Sini Mantısı'nı burada yedik. Nefis! 

Çalışanlara da, aşçıya da çok teşekkür ederiz.


Kütahya'nın Yöresel Lezzetleri ile ilgili yazımızı buradan okuyabilirsiniz.

Özel yazı : Kütahya'nın Yöresel Lezzetleri


Vazo'daydık. Burası valilik binasının önündeki meydan. Ama Kütahyalılar buraya meydan demek yerine Vazo demeyi uygun görmüşler. Meydan adını, meydanın ortasındaki çiniden yapılmış bir vazodan alıyor. Bir köşesinde valilik binası var, önünde bir Atatürk anıtı. Bir köşesinde Kütahya yazısı ve Sevgi Yolu. 



Sevgi Yolu güzel bir alışveriş ve yeme-içme yolu. ... ağaçları bu mevsimde pembe pembe çiçekler açmış, yolu çok güzelleştirmiş. 

Hava zaten kapalıydı, çisenti aralıklarla devam ediyordu. Yağış yağmura dönüşünce baktık ıslanıyoruz, bir kafeye sığındık. Güzel bir mekanda sahlep içtik, içimiz ısındı.




Gece güzelce dinlendik ve sabah erkenden Kütahya'daki gezi duraklarımıza doğru yola koyulduk. Ulu Cami'ye ulaştık.

İkinci gezi durağımız : Kütahya Ulu Cami


Ulu Cami'nin hemen arkasında yer alan Çini Müzesi görmeye değer yerlerin başında.

Üçüncü gezi durağımız : Çini Müzesi


Macaristan'ın bağımsızlığı için mücadele etmiş Lajos Kossuth'un yolu 1850 yılında Kütahya'ya düşmüş. Kütahya'da kaldığı ev bugün bir müze.

Dördüncü gezi durağımız : Macar Evi (Kossuth  Müzesi)



Kütahya, Mevleviliğin önemli merkezlerinden biri.

Beşinci gezi durağımız : Dönenler Camisi.

Hepsi birbirine yakın, yürüme mesafesindeki gezi duraklarıydı. 



Dönenler Camisi'nin karşısında Çinili Çeşme dikkatimizi çekti. Biraz çevre düzenlemesiyle çok daha iyi görünecektir.




Bir taksiyle Kütahya Kalesi'ne çıktık. Yürüyerek de çıkılabilir ama zaman kaybetmek istemedik. 

Altıncı gezi durağımız : Kütahya Kalesi

Kalede yer alan Döner Gazino'da Sıkıcık Çorbası içtik. Lezzetliydi.



Manzaranın tadına doyamadan ayrılmak zorunda kaldık. Germiyan Sokağı'na indik. Burada güzel bir konakta Türk kahvesi içip biraz dinlendik. İçerisi eski konakların yapısına uygun şekilde döşenmişti.

Germiyan Sokağı'ndaki gezi duraklarımızdan biri Kent Tarihi Müzesi olacaktı. Kapısını çaldık ama açan olmadı. Müze, tarihi konaklardan birindeydi. Bu nedenle kapısını çalmak ve içeriden birilerinin açmasını beklemek gerekiyordu. Sadece pazartesi günleri kapalı olan müzenin kapısını nedense açan olmadı. Biz de hemen yanındaki Sıtkı Olçar Müzesi'nin kapısını çaldık. Hemen açıldı.

 

Yedinci gezi durağımız : Sıtkı Olçar Müzesi

Sıtkı Olçar, sağlığında "Yaşayan İnsan Hazinesi" ödülü kazanmış önemli bir sanatçı.


24 saatlik Kütahya gezimizin yavaş yavaş sonuna yaklaşırken bir yöresel lezzetin daha peşine düştük; Yaren.


Yine Vazo'daydık, fotoğraf çektik. Kütahyalılar der ki, "Gerçek Kütahlı'nın Vazo'da fotoğrafı yoktur." Bizim var. 



Kurtuluş Savaşımızın kahramanlarından ve Atatürk'ün silah arkadaşlarından, Kütahya doğumlu Orgeneral Asım Gündüz'ün heykeli. 




Sekizinci gezi durağımız :  Kütahya Saat Kulesi




Yine Sevgi Yolu'na ulaştık ve yaren yiyebileceğimiz bir mekan bulduk. İçinde ketçap olmasını çok beğenmesek de Yaren güzel bir atıştırmalık. Bir daha yer miyiz? Evet, yeriz.

Kütahya'da 24 saat çabuk geçti. Arkeoloji Müzesi'ne, Kervansaray denen Çiniciler Çarşısı'na ve diğer tarihi camilerine gidemedik. Demek ki Kütahya'yi gezmek için 24 saat yeterli değilmiş.  




Defterimizde Kütahya başlığı açıldı bir kere. Eksiklerimizi tamamlayacağız elbette. Sini mantısı ve yaren için bile tekrar geliriz.


Etiket

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* Please Don't Spam Here. All the Comments are Reviewed by Admin.

Top Post Ad

Below Post Ad

Subscribe Us