Ordu'dan Yason Burnu'na gelirken Hoynat Adası'nda kısa bir mola vermiştik.
Sonunda Perşembe ilçesinde Yason Burnu'na ulaştık. Yemyeşil dağlardan ve tepelerden Karadeniz'in dalgalarına doğru uzanan bir kara parçası üzerindeyiz. Burası 1. derece arkeolojik ve 2.derece doğal SİT alanı.
En uçta "Güzelimdir ama bana fazla yaklaşmayın" diyen bir deniz feneri gemicileri uyarır. Çünkü kıyı kayalık.
Güneşin doğuşu da batışı da izlenmeye doyulmazmış buradan. Hafta sonları çok kalabalık olurmuş, neyse ki biz bir cuma günü gezdik Yason Burnu'nu.
Manzaranın tadını çıkarmak için oturma alanları, belki piknik yapmak için masalar da var. Hatta ayağını uzatmayı sevenler bile düşünülmüş.
Yarımada, Hıristiyanlar için önemli bir yerleşim yeriymiş. MS. 3.yüzyılda Giresun'daki Hıristiyanlar Hz. İsa'nın doğumunu kutladıktan sonra buraya gelirlermiş.
Burunda bir de kilise var. O dönem bölgede yaşayan Rumlar ve Gürcüler 1868 yılında yapmış kiliseyi. Zamanla yıpranan kilise onarılmış ve ziyarete açılmış. Ne şans ki, biz gittiğimizde kapalıydı. Buraya kadar gelmişken içeri giremedik.
Kilisenin bir özelliği de Karadeniz kıyısındaki tek kilise olması
Peki buraya neden Yason adı verilmiş?
Vay be Iason, burada da karşımıza çıktın?
Gün batımına kadar burada kalmayı planlıyorduk ancak acıktık. Yakında güzel bir yerler varmış. İster istemez ayrıldık.