KADIKÖY BALONU

Kadıköy'de yere bağlı çelik bir halatla yükselen bu balonu mutlaka bir şekilde görmüşsünüzdür.

Balon Fransız-Alman ortak yapımı.. 30 yolcu alabiliyor. Balon 22 m çapında.. Balon içine 5.000 metreküp helyum gazı doldurunca 200 m yükseğe kadar çıkabiliyor. Ve harika bir İstanbul manzarası görmemizi sağlıyordu. Evet, artık geçmişte kaldı.. Balon artık Kadıköy'de değil...

İstanbul dışından her geldiğimde mutlaka Kadıköy'e yolumu düşürmeye çalışırdım.. Eğer zaman ayırabiliyorsam Kadıköy balonuna binmek için.. İki kere, rüzgar var yükselemeyiz dedikleri için geri döndüm. Sonra yine heyecanla gittim, ne göreyim?.. Balon yok.. Sordum, bakımdaymış.. Sonra gene hava muhalefeti.. "Binemeyeceğim ben bu balona" diye düşünmeye başlamıştım artık..

Yok yok, binmeyi başardım.. Ekim 2013'ten önce, yerinden kaldırılmadan binmeyi başardım..

İşte yükseliyoruz.. Bir halatın ucunda bakalım başım göğe erecek mi?

İstanbul'da pek çok muhteşem bina var.. Haydarpaşa Gar İstasyonu onlardan biridir. Yükselirken gözümü ondan ayırmadım desem yalan olmaz.. Bu yanmadan önceki hali..

İşte Beşiktaş'tan veya Eminönü'nden gelen bir vapur.. Birazdan Kadıköy iskelesine yanaşacak..

Yükseldikçe muhteşem bir manzara kendini göstermeye başladı. İşte bunu görmek için bindim zaten bu balona.. Selimiye Kışlası, Kız Kulesi, Boğaz görünüyor.. Ve gökdelenler..

Aşağıya bakabildiğime göre yükseklik korkum yokmuş.. Kendimi güvende hissettiğim için olsa gerek rahatım.. Rahat mıyım?.. Aslında bir süre önce okuduğum bir haber hiç aklımdan çıkmadı.. Balonu tutan halatta kopmalar olmuş.. Bir felaket yaşanmadan balonu yere indirmeyi başarmışlar.. Eee, bu haberi okumama rağmen rahat mıyım?.. Evet, rahatım.. Manzaraya bakar mısınız yahu!!!...

Kadıköy rıhtımında iki tane iskele vardır.. Biri Beşiktaş iskelesi diğer Eminönü iskelesi.. İskele binalarına girerken gişeler vardır, jeton satın alırsınız, turnikeden geçerken jetonu atar geçersiniz.. Vapur hazır bekliyorsa, kapılar açıktır; geçip vapura binebilirsiniz.. Kapılar kapalıysa, vapur henüz yanaşmamıştır veya yolcu indiriyordur.. Bazen de siz jeton almaya çalışırken kapılar kapanmaya başlar.. İşte o zaman herkeste vapura yetişme telaşı başlar.. Turnikelerden nasıl geçtiğinizi hatırlamazsınız.. En kötüsü, yetişememektir. Çünkü sonraki vapur yarım saat sonra kalkar.. Yarım saat çok uzun bir zaman değil, tabi işe yetişmeye çalışıyorsanız, o başka...

Sağda yarısı görünen bina Devlet Tiyatroları Haldun Taner Sahnesi.. Güzel bir sahnedir..

Aşağıdaki fotoğrafın sağ üst köşesindeki otobüs duraklarından İstanbul'daki pek çok önemli merkeze gidebilirsiniz.

Büyük gemilerin yanaştığı yer Karaköy..

Yavaş yavaş alçalmaya başladık.. Rüzgar nedeniyle 200 m'ye kadar değilse de, 150 m'ye kadar yükselmişiz.

Yükselirken gözlerimi ve kameramı Boğaz'dan ayırıp başka yere bakmamışım.. İnerken zamanımın azaldığını anlayıp telaşla bir kaç fotoğraf daha çektim..

İşte meraklısına Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı..

Uzakta İstanbul Adalar görünüyor.. Büyükada, Heybeliada, Burgazada, Kınalıada...

15-20 dk kadar süren İstanbul manzaralı bu eşsiz maceradan sonra biraz soluklanmak için balonun altında bir kafe de vardı.

Tekrar yer seviyesindeyiz..

Ben muradıma erdim, yani başım göğe erdi, hem de İstanbul manzaralı..

Kaldırılmamış olsaydı, tekrar tekrar binmek isterdim. Belki de İstanbul'un başka bir köşesine balon tekrar kurulur. Mesela Eminönü'nde.. Beşiktaş?.. Süper olur.. Üsküdar'da olmaz mı?..